"Beyaz kağıda, önce, ´yandırma´ yazıyorum. Egeli bahçıvanlardan bir deyim bu. Çapalanarak yerleri bir güzel çapalar, dört beş gün bırakırsın güneşe, yansın toprak. Sonra suyu bir boca eder, bir göllendirirsin. Uuf! Gör nasıl fışkırır haftaya varmadan yaprak çiçek."
Nezihe Meriç, dokuz yıl aradan sonra, yeni çiçek açmış öyküleriyle Türkçenin tadını yeniden duyuruyor. Bakmayı, görmeyi, sezmeyi ve sezdirmeyi bilen yazar, okuruna, inceliklerle dolu, "göze görkem" bir öyküler demeti sunuyor.