"Gerçek tevazu, belirli becerilere sahip olduğunuzu söyleyebilmektir. Yani, gayet güçlü bir bilgi iddiasıdır. Aptalca bir görececilik değil, tanık olmak, beyan etmektir. İstediğim mütevazı tanıklık türü, konumlulukta ısrar eder; bu konumun kendisi de miras olduğu kadar gayet karmaşık bir inşadır. Benim mütevazı figürüm, bilimin inanılır, medeni erkeğinin ‘laboratuvar'ında bir özne konumuna yerleşmeyen ya da yerleşemeyenlerin ihtiyaçlarını gözeten araştırmalar yapar."
Donna J. Haraway, ...