İlkgençliktik. Gülsefa Hanım'ın eviydik. Kâmil Bey'dik; Bahriya'nım'ın nikâhıydık. Kalede bakla çalıyorduk, kuş vurup ateşte sıcak sıcak yiyorduk. Ellerimiz çalışıyordu: Ellerin birileri, iğne deliğinden geçilmiyordu. Öbürüsü eller, katı ellerdi. Ekmeği tuttuğu gibi, ortasından tam, ayırıveriyordu. Birbirini okşuyor, sevip sevip bırakıyordu. Bir öğrenci bir tam, iki biletle Karşıyaka'ya kaçıyordu. Akşamı ediyor, bir öğrenci bir tam, iki biletle geri dönüyordu. Yüreklilik, bahadırlık o ellerin ki ...