Sanallığı benimsememize karşın sahiciliğe özlem duyuyoruz. Geleceğe hızla atılmamıza rağmen geçmişin hasretini çekiyoruz. Sermayenin Doğası toplumsal yaşamın mekânsal ve zamansal koordinatlarındaki süregelen rahatsızlığın tam ortasındaki bu gerilimi açıklamayı amaçlar.
Bunu, Marx ve Foucault’yu eleştirel gerçekliğin merceğinden tekrar okuyarak ve toplumsal teorilerinin esastan uyuşmadığı yönündeki yaygın kanıyı altüst ederek yapar. Netice Marx’ın “toplumsal üretim ilişkileri” ile Foucault’n ...