1989 yılının 9 Kasımında Berlin Duvarının yıkılışıyla, XX. yüzyıl birdenbire duruverdi. Daha bir gün öncesine kadar şimdiki zamanda çırpınıp duran her şey aniden tarihe karışmış gibiydi. Bu kesintiden derinden etkilenen tarih-yazımı, paradigmalarını gözden geçirmek, yöntemlerini sorgulamak, alanlarını yeniden tanımlamak zorunda kalacaktı. Soğuk Savaşın donmuş bölünmeleri, yerlerini akışkan bir dünyaya bırakıyordu. Yeni küresel tarihçilik ise, blok-lar hâlinde bölünmüş bir yüzyıldan çok, gezegen ...