"Dinmek bilmiyor aşkımızın ağrısı. Nasıl dinsin? Yarım yüzyıl dolu bir nehir gibi aktı; aka aka birikmiş bir deniz oldu aşkımız, ve.. sonunda, nasıl oldu bilmiyorum, aşkımızın denizini koruyan baraj çöktü, ve sensiz, ben aşkımızın taşmış suları dibinde kaldım. Boğulmuş değilim; yalnız suların altındayım. Üstümde bütün bir deniz, bütün bir dünya. Kimse görmüyor beni. Kimse duymuyor sesimi; ben kendim de duymuyorum kendi sesimi. Eskiden gün günü tekrarlanan nağmelerim, boğula boğula ve sessizce öl ...