Burcu Karakaş, Evrim Alataş’ı anlatıyor. Çocukluğunu, çocukluğunun geçtiği ve kendisinin bir “vaha” olarak tanımladığı köyünü, gazeteciliğe olan tutkusunu, üretme ve yaratmaya olan açlığını, hayatın en kıyıcı yönlerine bile mizahla yaklaşabilme cesaretini, kurduğu ilişkileri, kısacık hayatında dokunduğu onca insanı… Hayatına mücadele içinde başlamış, bu mücadeleyi hem toplumsal hem kişisel alanda sürdürmüş, zorluklara, haksızlıklara karşı direncini yitirmemiş, bir “ses” olmaya çalışmış, bunu da ...