Yüzüm. Tam karşımda, aynadaydı. Ayrıksı parçalar hâlinde değil, bir bütün olarak. Bağlantısız gözler, dudaklar ve burun delikleri şeklinde değil, ben olarak. “Merhaba, yabancı,” dedim yüksek sesle. İşte oradaydım. Sadie Montgomery, hayatının en büyük başarısını kutlayacakken talihsiz bir olay sonucu kendini hastanede bulur. Yüz körlüğü olarak bilinen bir hastalığı vardır artık. Baktığı her yüz birbirinden bağımsız parçalardan oluşan karmakarışık bir yapboz gibidir. Sadie bu hastalıkla baş etmeye ...