Yüzümüzü göğe çevirince küçüldü dışımızda kalan her şey. Bulutları izledik sonra. Şekilden şekle giren bulutları. Ne tramvaylar ne de arabalar bulutların hızına yetişebiliyordu. “Önümüzdeki ay buradan gidiyoruz,” dedi Zeliha. Tenimi ısıran rüzgârı ilkin o gün hissettim, Zeliha’nın taşınacağını öğrendiğim gün. Bir yumru gelip boğazıma oturdu. Benden sürekli bir şeyler koparmaya çalışan o soyut gücü kavramaya çalıştım ve garip bir şekilde kanatlarımın olduğunu da o gün anladım.
Kırlan ...