Belki de, benim kalbim terkedilmiş bir tek odalı evin açık unutulmuş penceresiydi. Orada hasret
rüzgârları esip durdu tek yönlü olarak sana doğru...
Belki de senin kalbin açık unutulmuş ve sürekli gıcırdayan bir kapıydı.
Penceremden esen hasret rüzgârları kapının açık olduğunu gördü cereyan yaptı. Fakat hava değişimi fena sarsmıştı yüreğimi. Pencereyi ebediyen kapadım artık. Kabullenmem gereken son cümlem ile benimsedim; Kendime Sarılır Donarım...
Gökhan Sar ...