Halkın dilsel birikimleri çağdan çağa akıp geliyor. Görünüşte çok şeyin değiştiği sanılır. Oysa değişen, yalnızca yazarların kendilerine özgü üsluplarıdır. Çünkü söz kültürünün akışımının kaynağı, insanın anlatma-dinleme güdüsündeki duygu iletişimidir. Varlığını en çok anlatıda belirginleştiren kültürel göç, düşünce yaratımlarının bir yerden bir yere iletilmesi olgusudur. İnsan, zamandan kaçtığında da, içsel erincinin sonsuzluğuna doğru yol aldığında da, töreye bağlı anlatı alanlarına ...