Bu kitap küreselleşmenin, devletin, kentlerin, kolektif kimliklerin ve yaşadığımız dünyanın geleceğine bakıyor. Sosyal bilimin sadece bugünü açıklamak değil, aynı zamanda geleceğe doğru hayal gücünü harekete geçiren bir işleve sahip olması gerektiğinin altını çiziyor. Salgını bir kritik dönemeç olarak görüp, bugün alacağımız kararların, seçeceğimiz patikaların geleceğimizi belirlemede önemli bir rol oynayacağını göstermeye çalışıyor. Gelecek siyaseti ne geçmişe yönelik bir nostalji ne de gelmek ...