Bu, aşinası olduğumuz bir hikâye. Anadolu'da söylendiği şekliyle yeniden Cevahir geldi ve bize kâtiplik düştü. Âşıkların saz ile söylediği bir hikâyeydi bu, Cevahir naz ile söyledi, kâtip orada durdu. İma etti; iması bilindi, itiraz yoktu. Dertli gibi "Ferhat olsak da bir, olmasak da bir" dedik ve her aşk hikâyesinin, 'gerçeklik'e ilişkin derûnî bilgiyi yalnız ima ile söylediğini bildik. Şerh, kalp ileymiş böyle hikâyelerde ve kalp, söz ile konuşmazmış efendim. Şerhi kalp ile olsun bu hikâyenin