İnsanı ölüm ve ötesinin hakîkatine vâkıf edebilmek; ne cehâlet karanlığıyla bulanık beşerî bilgilerin, ne vesveselerle karışık sakat felsefelerin, ne de ipe sapa gelmez bâtıl kanaatlerin kârıdır. Ölüm karanlıkları, böylesine "kısa mesafe" ışıklarıyla aydınlatılamaz.
Vahiyden feyizlenmeyen nâkıs bir aklın kırık dökük bilgileri ve nefsânî telâkkîleriyle ölüm ve âhiret vâdisinde dolaşmaya kalkışmak, ebedî hayatı büsbütün tehlikeye atmaktır. Zira ebediyet yolculuğuna dâir ilâhî dayanaktan ...