"...Yürüyüşlerim sırasında gözüm uzaklardaki bir noktaya takılmasa en doğrusunun artık geri dönmek olduğuna neredeyse karar vermek üzereydim... Birden uzaklarda, çok uzaklarda o buhur tabakasının ardında bir ‘şey' görür gibi oldum. Gördüğüm, bir tepenin üzerine dikilmiş bir kaleydi..."
Bu kitapta her an her şey olabiliyor. Gece vakti uğultular salarak ağır ağır büyüyen meymenetsiz çukurlar belirebiliyor. Hüzünlü gergedanlar yanlış kıyılara vuruyor. Yazmadıkları kitaplar yüzünden ins ...