Saat bir: Köydeki son lamba da yeni söndü. Rüzgâr ve yağmur.
Aynı yalnızlık, aynı sessizlik. Ve bu sefer engeli aşma ya da tersine çevirme umudu yok. Üstelik hiçbir engel de yok. Hiçbir şey. Tanrım! Nefes alıyorum, geceyi içime çekiyorum, gece ruhumdaki akıl almaz, hayal edilemez boşluktan içeri giriyor. Ben gecenin ta kendisiyim.”
Kuzey Fransa’daki bir köye atanan genç bir papaz, görevine her ne kadar büyük bir tutkuyla başlamış olsa da, -tıpkı köy gibi- yalnız, çaresiz ve ...