Ağır ama güçlü adımlarla köprüye doğru yürüdüm; yürürken, sımsıkı sıktığım yumruğumu öbür elimin avucu içine vura vura: Ben yalnız değilim! Ben yalnız değilim! diye tekrarlıyordum soluğum altında. Ben yalnız değilim! Bunu yalnızca kendime değil, üstünden geçtiğim yollara, çamlara, çimlere, kayalara söylemek, uçurumların ucunda durarak avaz avaz göklere haykırmak istiyordum... Ben yalnız değilim! Eti etimden, kanı kanımdan biri olacak yanı başımda. Haksız suçlamalara uğradığım zamanlarda suçsuzlu ...