Yalan yok, hüzün ve mandolin arasında yaşadık bütün bir geçmişi. Gün döner, vakit küser ve sessiz bir boğuntu başlardı iki nefes arasında. Ne var ki güz dokuyan yalnızlığımız kadar geriye dönmedik ikimiz de. Kahkahamız kurudu, anılar çürüdü ve yol düşüncesi düşünce içimize, ikimize daha çok susmak düştü o vakit. Bilmem, çizdiğin o kara kalem resimler arasında mutluluk var mıydı sahi? Hem ellerimizden kayıp giden değil miydi, eski bir gramofonda dönen o hicazkâr fasıl? İki sahici tebessüm arasınd ...