İnsanlar vardır, daha yaşarken mâzi olmuşlardır; insanlar vardır, üzerlerinden yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen, gönüllere hayat bahşeden nefesleri -asırlar öncesinden esip gelen bahar meltemleri gibi- âdeta cennet râyihaları yaymaya devam etmektedir.
Tarih şahittir ki toplumlar, vahyin nûrundan mahrum bir aklın karanlığında âdeta el yordamıyla hakîkati arayan feylesofların hastalıklı fikirleriyle selâmete kavuşamamıştır. Yine insanlık, kütüphanelerin tozlu raflarında unutulan kara kap ...