İkinci Meşrutiyetin ilânından sonra Osmanlı coğrafyası içinde sesleri çoğalmaya başlayan her düşünce akımı, "millete tekâmül sahasına doğru bir hareket hattı" göstermek lâzım geldiği inancı içindeydi. "İslâmcılık" akımı içinde gösterilen isimlerin çatısı altında toplandığı Sebilürreşad dergisi de aynı inancı taşıyordu. Bu sebeple, okuyucularını, yeryüzünün değişik kıtalarına dağılmış müslüman kardeşlerinin hâllerinden haberdar edip birbirine kaynaştırmak ve ilim dünyasının hayret verici ilerleyi ...