Nasıl ki bedeni ve ruhu birbirinden ayıramıyorsak, ve biri ötekini etkileyip tamamlıyor ve bu iki bütünlük bir bütün oluşturuyorsa, aşkı da tinsel ve tensel aşk, ya da platonik aşk ve cinsel aşk biçiminde ayrıştıramayız, ya da aşk ve cinsellik arasında asla bir ayrım yapamayız . (...) Ama aşkta kaybetmiş biri olmaya hakkı yoktur insanın; aşkı hissedemeyen birinin, bundan çıkaracak bir dersi yoktur. Aşkın yasalarını belirleyen mutlaka kadınlardır, çünkü Doğanın düzenine göre direniş onlara mahsu ...