Adana, hiçbir zaman herhangi bir vilâyet olmadı. Kendine mahsus ve ´dik´ti. ´Esprisi´ olan bir yerdi. Tantanası olan bir yerdi. Behçet Çelik elinizdeki kitabın Sunuş´unda belirtiyor; Adana´yı çağrıştıran öyle çok imge var ki: Sıcak, pamuk, portakal, pamuk işçileri, tekstil, kebap, şalgam, kabadayılık, küfür, edebiyat... Veya, Can Kozanoğlu´nun ´dışardaki´ Adanalı karikatürü hakkında söyledikleri: Zengin, kaba, küfürcü, kavgacı, âlemci, eğlenceli, erkek
"Adana´ya Kar Yağmış / Kar Altında Gü ...