Bulunduğumuz hücrede hatırlayabildiğim ne vardı? Görüyordum ki buradakiler çok ağır suçlular değil. Çünkü ya hiç dayak yememişler ya da benim gibi şöyle, yüzden acaba diye ıslatılmışlardı. Çünkü gündüz lavaboya gidip gelirken tecrit hücresinde üç yiğit gördüm ki halleri perişan, bir metrekarelik bir demir şebeke, üç tarafı beton kafesler içinde inliyorlar. Bunlarla görüşmelere biraz müsamaha da gösteriyorlardı. Acaba kim kimi tanıyor diye, herhalde iptidâî bir gözetleme de yapıyorlardı. Tecritte ...